AltTribute – Cliff “Lee” Burton’ı Saygı ile Anıyoruz

(Bu yazı orjinal olarak AltDünya v1’de Anıl Dağdeviren tarafından 28.09.2016’da yazılmıştır. Aşağıda elimizden geldiğince güncellenmiş, v2’ye adapte edilmiş olup, herhangi bir tarihsel hata, zamanı geçmiş bilgi varsa, affınız rica olunur. Normalde ölüm yıldönümü için yazılmış bu yazıyı doğum gününde yayınlamanın uygun olduğunu düşündük.)

Clifford Lee Burton (10 Şubat 1962 – 27 Eylül 1986). Bir zamanların en ünlü Thrash/Heavy Metal gruplarından Metallica’nın bas gitaristliğini yapan güzide insan. Bugün kendisinin doğum günü olması vesilesiyle, kendisine bir saygı duruşunda bulunmak istedik.

Cliff Burton, Metallica tarihinin ikinci bas gitaristi olarak grupta yer aldı. Gruba 1982 yılında Ron McGovney’in yerine geçerek katıldı. Ron’un aksi tavırları ve istikrarsız hareketlerinden dolayı yeni bir bas gitarist arayan James ve Lars bir gün elindeki bas gitarı parmakları ile döven Cliff’i görürler ve “Ahanda bu adamı almalıyız!” diye gaza gelirler ve kendi renklerine bağlarlar.

Bu günden sonra Cliff, Metallica’nın ilk üç albümü olan Kill’Em All, Ride the Lightning ve Master of Puppets albümlerinde üzerine düşen görevi fazlası ile yerine getirdi. Hatta, Kill’Em All albümüne “Metal up Your Ass” adını koymaya çalışmışlar iken prodüktörlerin ismin sert olduğunu söylemesi ve eleştirmesinden dolayı aralarında konuşan grup elemanlarına “We should just kill ’em all, man!” diyen Cliff’in bu sözü albümün isim kaynağı olmuştu.

Hayatının İlk Yılları

Clifford Lee Burton, 10 Şubat 1962’de California’da dünyaya geldi. Annesi ve babası dönemin hippilerindendi. Cliff de tarzını anne ve babasından almıştı. Ayrıca iki de abisi vardı. Cliff daha çocuk iken anne ve babası aracılığı ile klasik müzik ile tanışmış, piyano dersleri almış ve müzik ile haşır neşir olmuştu. 13 yaşına geldiğinde rock müzik kendisinde ilgi uyandırmaya başlamış ve bas gitar çalmaya başlamıştı. Bu sıralarda abisinin ölümü ile yıkılan Cliff, ailesine “Abim için dünyanın en iyi bas gitaristi olacağım!” diye söz vermişliği vardır.

Erken yaşlarda müzik ve enstrümanlar ile tanışan Cliff, lisedeyken EZ-Street adında bir Metal grubu kurdu. Üniversite yıllarında ise ikinci grubu olan Agents of Misfortune grubuna katılmıştı. “Hayward Area Recreation Department’s Battle of the Bands” adlı yarışmaya 1981 yılında katılmalarının ardından kayıtları yayınlanmış ve Cliff bas gitarı çalış şekli ile adını duyurmaya ve ünlenmeye başlamıştı. Hatta ve hatta, bu tarzı Metallica’ya katıldığında iki parçaya ilham kaynağı olan iki bas solosuna gebe kalacaktı : “(Anesthesia) Pulling Teeth” ve “For Whom the Bell Tolls” parçasının introsu.

Metallica’ya Katılışı

İkinci grubundan sonra asıl grubu olan Trauma ile müzik kariyerine devam eden Cliff  “Such a Shame” adında bir şarkı yazmıştı. Bu grup ile Los Angeles’a giden Cliff , “Whisky Go Go” adlı bir mekanda çalarken Metallica grubunun kurucu iki üyesi James ve Lars’ın dikkatini çekmişti ve adeta onları kendisine aşık etmişti. Performansını beğenmedikleri ilk basçıları McGovney’in kendilerini kötü etkiledikleri ve gidişatlarını olumsuz etkiledikleri zamanda böyle bir basçı ile karşılaşmalarının şans olmadığını düşünüp, gecenin sonunda Cliff’e onlarla çalması teklifinde bulundular ve Cliff de bu teklifi red etmemişti. Ancak tek bir şartı vardı; grup Los Angeles’ta değil, San Francisco’da yaşayacaktı… Cliff öyle bir basçıydı ki, grup bunu gözü kapalı kabul edecekti…

San Francisco’ya taşınan grup çalışmalara hemen başladı ve ilk demoları “No Life ’til Leather”ı kaydettiler. John Zazula ile New Jersey’de hızlı bir kayıt işine girdiler ve kaydın telif haklarını Megaforce Recort ile anlaşarak koruma altına aldılar. Bu albüm ilk yayınlanan “Kill’Em All” albümünün öncüsü oldu. “Kill’Em All” albümünde wah-wah pedalın bas gitar ile muazzam birleşmesini bizlere sunan ikonik parça “(Anesthesia) Pulling Teeth” ile Cliff Burton, Metallica’yı bir level üste taşımayı da böylelikle başarmıştı.

İkinci albüm “Ride the Lightning” zamanında ise Cliff’ in müzik bilgisi daha gelişmiş, şarkı sözü ve beste yazarlığı daha üst düzeylere çıkmıştı. Albümün sekiz parçasının altısında Cliff’in imzası bulunmaktaydı. Bu albümde tekniği de daha çok gelişen Cliff tarzını daha sağlam ve kaliteli hale getirmeyi başarmış, albümde yine ikonik olan “For Whom the Bell Tolls” ve “The Call of Ktulu” ile dünyaya bas gitar keyfi yaşatmıştı.

Üçüncü albüm “Master of Puppets”ın kayıtları sırasında yine ikonik bir parça olan “Orion”un üzerinde çalışan ve favori parçası olarak gösterdiği, albüm ile aynı isimdeki “Master of Puppets” ile kayıtlara devam eden Cliff ve Metallica üyeleri Avrupa turnelerinin Stockholm ayağında  Solnahallen Arena’da 26 Eylül 1986 konserlerinin birlikte verecekleri son konser olacağını bilmiyorlardı. Konserden bir gün sonra Cliff hayata gözlerini yumdu.

Otobüs Kazası

Ölümüne gelecek olursak olay şöyle yaşanmıştı; Damage Inc. isimli Avrupa turnelerinde “Master of Puppets” albümünün de hafiften tanıtımı yapan grup 26 Eylül 1986 yılının akşamında konser çıkışlarında otobüs ile rotalarına devam ediyorlardı. Otobüs eskiydi ve rahat değildi. Yataklı tarafı kazanmak için Kirk ile Cliff kart çekme yarışına tutuşurlar ve maça ası çeken Cliff ranzayı kazandı. Kirk’ten kendi ranzasını ister ve kazandığı için orayı alır. 27 Eylül’ün sabah 07.00’sine kadar kısa bir uyku çeker. Ancak sabah 07:00 sularında otobüs şoförünün kontrolü kaybetmesinden dolayı yoldan çıkan araç çimlerin üzerine devrilir. Ancak devrilirken Cliff camdan uçmuştur ve otobüs Cliff’in üstüne devrilmiştir. Olayın şokunu üzerinden atamayan grup üyeleri birbirlerini kontrol ederken Cliff’ten ses gelmediğini fark ederler ve otobüsün etrafında aramaya başlarlar.Otobüsün altında kalan Cliff’ in bacaklarını gördüklerinde ikinci bir şok yaşarlar.

Otobüs şoförü olayın buzlu yoldan dolayı olduğunu söylemişse de James’in yolu kontrol etmesi ve şoförün alkollü olduğunu bilmesinden dolayı şoförü elinden zor almışlardır. İşin en trajik kısmı ise, James’in söylediğine göre ilk etapta Cliff’in ölü olup olmadığı bilinmiyordu, ancak olay yerine gelen vincin otobüsü Cliff’in üstünden kaldırdığı anda halatın kopması ile ikinci kez düşmesi sonucu artık yaşamadığını anlamışlardı… Bu anı Metallica üyeleri için bugün bile anlatması çok zor anlarındandır. Grup elemandan çok bir arkadaşları, bir kardeşlerini sarhoş bir şoför yüzünden 24 yaşında kaybetmişlerdi. Yazması bile bu kadar zor iken Metallica üyelerinin yaşadığı bu travmadan dolayı grup dağılma eşiğine gelmişti. Ancak grup Cliff’in de bunu istemeyeceğini ve mirasının Metallica ismi ile devam edebilmesi için yollarına devam etme kararı alıp bir seneye yakın bir sürede toparlanıp Jason Newsted’ı kadrolarına katmış ve müzik hayatlarına devam etmişlerdir.

Anma Töreni

Anma töreni Ekim 1986’da yapıldı. Cesedi yakılmış ve külleri Maxwell Ranch adlı bir yerde farklı alanlara savrulmuştur. Cenaze töreninde bitiremediği “Orion” parçası çalınmıştır. Ailesi ve arkadaşları onu, “Johann Sebastian Bach, Meksika yemeği ve evini seven” biri olarak anmıştır. Ailesi onun hakkında “değer bilir ve anlayışlı bir oğul. Çünkü performansından dolayı tüm gün uyuyup, tüm gece ayakta olurdu ve asla bizi uyandırmazdı.” diye anmıştır. Ablası Connie ise şöyle anmıştır: “Bir keresinde ufak bir çocuk sabah erken vakitte kapıya gelmişti ve tişörtünü Cliff’e imzalatmak istiyordu. Cliff de kapıya gelip ‘Tabii ki imzalarım.’ dedi.”. Ablası Connie yine şöyle anlatıyor: “Bir keresinde onu çağırdım ve ‘Rock yıldızı olmak nasıl bir şey?’ diye sordum. Çok kızmıştı. Ve onu bir daha bu şekilde nitelendirmemi istememişti.”. Temsili mezar taşına Cliff adına yazdıkları “To Live is To Die ” parçasının “..cannot the Kingdom of Salvation take me home” sözü yazılmıştır.

Cliff’in ardında bıraktığı boşluk tüm müzik basını tarafından sür manşet haberler ile Dünya’ya aktarılmıştır. Örneğin trajediden bir hafta sonra Kerrang! dergisinde reklam yerleri hayranları ve arkadaşları tarafından doldurulmuştur. Gen Howards’ın sözleri ise şu şekildedir;  “Puppets turnesi bittiği zaman, grup Avrupa turnesine gidinceye kadar bekledim ve sonra Cornualles’e tatile gittim. Hepimiz olanlardan mutluyduk, özellikle Metallica’nın giderek daha da popüler olmasından dolayı. Hepimiz bunun gerçekleşmesi için çok çalıştık. Sonra bir Çarşamba sabahı elime “Sound” dergisini aldığımda tam anlamıyla şok oldum. Bu gerçekten bir yıkımdı.. İnanılmaz acı doluydu…”

Cliff’e duyulan saygıyı göstermek için “Cliff’Em All!” isimli video piyasaya sürüldü. Bu video Cliff’in bulunduğu birçok bootleg, TV çekimini, bas sololarını içermektedir. Diğer grup üyelerinin Cliff’e duydukları saygıyı gösterdikleri bir diğer olay ise “…And Justice For All” albümündeki “To Live Is To Die” şarkısıdır. Şarkı Cliff tarafından yazılmış birkaç riff üzerine yazılmıştır. James ve Lars Cliff’in rifflerine birkaç riff daha ekleyerek bir enstrümental şarkı olarak bu parçayı yazmışlardır.  James şarkının ortasında bir zamanlar Cliff’in yazdığı “When a man lies he murders some part of the world. These are the pale deaths which men miscall their lives. All this I cannot bear to witness any longer, Cannot the kingdom of salvation take me home?” sözlerini okumaktadır.

Sayfamızın ilk hüzünlü yazısı burada sona ermektedir.  İnanın yazıyı yazarken dahi boğazımız düğümlenir oldu. Kendisini ve müziğini hiç bir zaman unutmayacağız ve şu soruda aklımızdan hiç eksik olmayacak; “Yaşasaydı nasıl şarkılar yapmaya devam ederdi? Metallica nasıl bir grup olarak yoluna devam ederdi?..” Bu soruların cevabını hiç bir zaman öğrenemeyeceğiz maalesef..

Işıklar içerisinde uyu güzel insan, büyük basçı seni hiç bir zaman unutmayacağız!..

Spread the love

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın