AltList – YouTube’da İzlenesi 5 Yerli Stand-Up

Stand-up spesiyali yabancı ellerin kültürünün bir parçası, ki Netflix komedi spesiyalleri ile yaptığım listelerde (bir tanesine mesela buradan bakabilirsiniz) bu konudan bahsetmiştim. Ülkemizde ise çok uzun yıllar Cem Yılmaz – Ata Demirer gibi büyük profiller dışında çok kısıtlı kalmıştı bu alan. Ama son yıllarda Kadıköy kökenli olarak bu alanda ciddi bir atılım yapıldı. Pek çok underground stand-up’çı normalde popüler şarkılar söyleyen sert rock gruplarının tekelindeki salaş barları yavaş yavaş ele geçirdiler. Bunun devamı olarak da popüler şakalarıyla kurdukları setlerini spesiyal olarak yayınlamaya başladılar.

Dijital yayın platformları hem en büyük isimlerin hem de kült isimlerin (BluTV, Gain ve Exxen bu işi iyi yakaladılar kanımca) setlerini yayınlamakla birlikte, bu platformlarda yer bulamayanlar ya da buraları tercih etmeyenler YouTube’un koşulsuzluğu ve ücretsizliği ile kendilerini geniş kitlelere sunmaya karar verdiler.

Ben de komik (ve beleş 🙂 ) olan her işi takip ettiğimden kelli, YouTube’un aradığınızı bulma konusundaki zorluğunu düşünerek en sevdiğim ve keşfetinizi benzer şakalarla doldurmanıza faydalı olacak spesiyalleri sizinle paylaşmak istedim. Minnak şakalar ya da part part yüklenmiş olanları değil, tam set olanları dikkate aldım. Hepsi tarafımca izlenmiş ve beğenilmiştir. Eğer çok görüntülenirse daha kapsamlı bir araştırma yapıp devamını yazabilirim. Şimdi size güzel zaman geçirtecek spesiyallere alayım sizi. Buyrun;

 

Akın Aslan – İyi Huylu (2023)

Tuz Biber, bu yeni stand-up trendinin başlangıç noktası gibi. Sektörde bilinen pek çok ismin başlangıç noktası oldukları gibi, bu işe yeni başlayanlara da güzel fırsatlar yaratıyorlar. YouTube kanallarında da bu tarz setleri ara ara yayınlamanın yanında, o hafta yapılan toplu gösterileri de böyle toplama albüm gibi yayınlıyorlar. Bu haliyle az eforla güzel işlere ulaşmak isteyenler için iyi bir  platform haline geldiler. Akın Aslan’ın bu gösterisini de geçen ay yayınladılar. Boş bir anımda izleyip, beğenmiştim. Bakış açısı olarak gayet eğlenceli bir şekilde pesimist, kendiyle alay ederken çaktırmadan mesaj veren bir tarzı var. Mizah dozajı bu listedeki diğerleri kadar yüksek olmamakla birlikte, ki bu komik olmadığından değil, sürekli kahkaha şeklinde değil de, güldürürken “Hmm.. İlginç, mantıklı” falan dedirtmesi anlamında, beni hikayelerindeki zekice tespitleri ve anlatırken fazlasıyla doğal olması etkiledi. Esprilerin parlaklığını anlayabilmek için dikkatle dinlemek faydalı olacaktır, pek lay lay lom ilerlemiyor gösteri. Sert konuları tercih edebiliyor olması da bir artı. Gösterinin sonunun biraz sert bitiyor olması aklınızda fazla ciddi kalmasını sağlıyor ama geriye dönüp genele baktığınızda ortalama üstü keyifli bir gösteri izlemiş olacaksınız.

Tuna Kalınsaz – Merhaba Ben Tuna (2017)

Tuna da bu Tuz-Biber tayfasından. Kendisini başka stand-up gösterilerinin sunumunda görmüştüm. Kendi gösterisine YouTube’da denk geldiğimde merakla hemen açtım. Beklediğimin karşılığını da fazlasıyla aldım. Çok doğal, çok içten, çok empati kurulabilir bir gösteri olmuş. Günlük konular, hepimizin aklına gelen durumlar üzerine yaptığı tespit esprilerini çok rahat bir anlatımla sunuyor olması, tüm gösteriyi güler yüzle izlemenizi sağlıyor. Kendisiyle alay ederken aslında kendini yakışıklı bulmayan, özgüveni düşük olan ama bunu dillendiremeyen bir çoğunluğun sesi haline geliyor. Bu da gösteride anlatılan olaylara kolaylıkla empati yapmanızı sağlıyor. Tabi sadece erkeklere yönelik değil, erkeklerin iç sesini paylaştığı için kadınlara da keyifli anlar geçirtecektir diye düşünüyorum. Açıkçası bu kadar rahat komik olabilen bir adam olması sebebiyle bu işin devamı gelir diye bekledim ama bir iki kısa şaka videosu haricinde şimdilik yeni bir şeylerine denk gelemedim. Stand-up dışındaki videoları da pek bana geçmedi. Ama yeni materyallerle bir set hazırlarsa keyifle izlerim. 🙂

Yavuz Günal – yavuz diye bi çocuk (2020)

Yavuz’un ilk önce diğer stand-up’ını izlemiştim, YouTube’da daha önce karşıma çıktığı için. O da komikti ama orada biraz fazla cevap verme eğiliminde olduğu için, listeme kendisini popüler kılan gösterisini almayı seçtim. Bu bildiğim kadarıyla genele yaydığı ilk tam işi. Yavuz kuvvetle muhtemel bir stand-up’çının olması gerekenden fazla zeki. Bazı esprileri çok parlak olmasına rağmen, seyirciden fazla şey bilmesi, fazla şey düşünmesi beklentisi sebebiyle geçmeyen esprileri var. Anlatışı da biraz üstten, biraz da sert olduğu için antipatik durabiliyor. Ama bu stand-up’ın içeriğinin ve şakalarının kalitesini hiç azaltmıyor. Her şaka bölümünün üzerine çok kafa yorulduğu, bir şiir yazar gibi tasarlandığını direkt hissediyorsunuz. Eğer anlayabiliyorsanız da hem çok gülüyor, hem de esprinin yaratıcılığından etkileniyorsunuz. Bu gösterinin kendisinin tarzına alışmak için güzel bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. Bunu bitirdikten sonra “ilahi Yavuz”a geçmeniz daha faydalı olacaktır. Geçmişini, yaptıklarını araştırmadım ama şu haliyle sadece stand-up’ta değil, farklı alanlarda yazarlık konusunda da başarılı olma potansiyeli var sanki. (Belki de olmuştur, bilemiyorum 🙂 ) Takip edilesi..

Yerli stand-up yükselme döneminin başından beri yer alan isimlerden Deniz Göktaş. Ofansif mizahın en iyilerinden biri kabul ediliyor zaten. Kariyerinin başındaki kısa kısa şakaları çok hoşuma gitmemişti ama bu komple setine denk geldiğimde bir şans vermek istedim ve pişman olmadım. Tip olarak komünist üniversiteli görünüşü ile başlayıp, esprileriyle o sterotipi tarumar etmesi ile bir sıfır önde başlıyor. Politik şakalarıyla ters köşe yapmaktan keyif alıyor. Sonrasında kendi zayıflıkları üzerine yaptığı espriler vurucu ve (benim tarafımdan en azından) aşırı empati kurulabilir. Fiziksel görünüşü, sağlık sorunları, kendi tuh hali, kafasından geçenler gibi kişisel konuları hiç istifini bozmadan, hiç de abartıya kaçmadan rahatlıkla anlatıp, bunların üzerine çok eğlenceli şakalar sunması önceki ofansif mizahından daha iyi olmuş kanımca. Yalnız tüm setten tam keyif almak için sizin de çok spesifik bir kafa yapısını anlayabiliyor olmanız gerekiyor. Yani bazı esprileri lisedeki solcu dönemlerim olmasaydı anlayamayabilirdim mesela. Gösterinin geneli genele hitap ediyor olsa da bazı espriler için bu bahsettiğim durum var. Ama o espriler de gerek tasarım gerek sunum açısından hakikaten hayranlık uyandıracak kadar başarılı. Dediğim gibi farklı işlerinden bu kadar keyif almamış olsam da “Selam Selam” bu listede olmayı hak ediyor bence.

Baturay Özdemir – Biraz Daha (2023)

Tuz Biber bu yerli stand-up sürecinin başı/temeliyse, Baturay’ın “Yerli ve Kirli”si de bu işi geniş kitlelere ulaştıran yapıtaşıdır. Önceki iki işi (duymayan yoktur ama yine de “Yerli ve Kirli” ve “Cevap Hakkı”) gerek önem, gerek mizah olarak bir tık daha iyi olsa da gözümde, bu kadar popüler olduktan sonra yine de gösterisini dijital platformlara satmak yerine (ki artık satabilirdir diye tahmin ediyorum) YouTube’a koymasını takdir edebilmek için üçüncü gösterisini seçtim. Kendisini ön plana çıkartan, sürekli paylaşılmasına yol açan politik mizahı aslında gösterilerinin en fazla üçte birini alıyor. Yine de bu alandaki esprilerinin inanılmaz başarılı olduğunu kabul edelim, öne çıkması son derece normal. Seçim sonrasına denk gelmesi o alandaki mizah fırsatlarını çok iyi değerlendirmesini sağlamış. Artık popüler olduğunu görmezden gelmeyip, yapmacık bir değişmedim mesajı vermek yerine bunu “yeni ünlü olmuş sıradan adamın düştüğü haller” tiplemesi ile bize de anlatılabilir hale getirmesi, yerine bir tercih ve bence setin en komik yeri (malikanede gösteri kısmı) olmasını da sağlamış. Geçmişinden anlattığı kişisel hikayelerine çok yükselemedim ama yine de tebessüm ettim. Sonuç olarak artık stand-up’ın en bilinen isimlerinden biri haline gelmiş olmasına rağmen Ankara’da pavyonda çıkan stand-upçıdan aşırı uzaklaşmamış (biraz değişti tabi canım, aynı kalması beklenemezdi) olması gayet güzel. Talk show gibi fantezi işler yerine bu kulvardan devam etmesi daha faydalı gibi. 🙂 (Bu arada ben beğenmiştim yapmaya çalıştığı şeyi ama tutmayacağı belliydi). Bir set daha YouTube’a gelir mi bilmem ama keşke gelse demeden edemiyorum. 🙂

Benim seçtiklerim bunlar ama o kadar fazla görülmeyen, arada kaynayan iş var ki, eminin benim bilmediğim ama sizin de favorileriniz vardır. Onları yoruma yazarak hem bana hem de bu yazıyı okuyanlara katkıda bulunabilirsiniz. Bu gösterilerle ilgili yorumlarınızı da lütfen paylaşın. Şimdilik benden bu kadar. Bir başka yazıda görüşene dek esen kalın.

Spread the love

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın