ÇizgiRomanYorum – Y: Son Erkek 1-10 (2016)

Künye

Yayıncı: Çizgi Düşler, orj: DC Vertigo
Orjinal Adı: Y: The Last Man
Dil: Türkçe, Basım Yılı: 2016
Yazar: Brian K. Vaughan
Çizer: Pia Guerra

Giriş

Pek çoğumuz çizgi romanları süper kahramanlarla sevdik. Renkli kostümleriyle, doğaüstü güçleriyle bize bambaşka dünyaların kapılarını açtılar. Hala onların yeri ayrı olsa da, yaş büyüdükçe çizgi romanın illa o şekil olması gerekmediğini, tek ortak noktası yaratıcılık olan çizgi romanlardan da tat alabileceğimizi keşfettik. Bu keşfi yapanlar zaten alternatif çizgi romanların tadına varıyorlar. Çizgi romanları sinemadan sonra keşfedenlere de tavsiyemdir, Marvel ve DC ana akımı dışında da çok güzel çizgi romanlar mevcut.

Girişten anlayabileceğiniz gibi bugün bunun hem de çok güzel işlenmiş örneklerinden birini, Y:The Last Man’i konuk edeceğiz. Dilimize Çizgi Düşler tarafından kazandırılmış, orjinali alternatif işlerin üç beş kalesinden biri olan Vertigo tarafından yayınlanmış bol ödüllü olan bu çizgi romanı okumamış ve farklı çizgi roman arayışında olanlara bir tavsiye olması açısından sayfamızda konuk etmek istedim. Sitemizin çizgi roman yorumlarındaki “hala edinilebilir olmak” prensibine (yani parasını verip satın alabiliyorsunuz) uyduğunu da belirtip başlayalım. Buyrun efendim;

Hikaye

Dünyada sebebi meçhul bir olay sonucu Y kromozomuna sahip tüm canlılar, yani erkekler terk-i diyar (ölmüştür yazdım, aynı tadı vermedi) eylemiştir. Geriye sadece bir kaçış ustası (hani böyle zincire falan bağlanıp, sürprizli bir şekilde kurtulan sihirbazlık türü) olan Yorrick ve maymunu Ampersand kalmıştır. Kendisi haliyle çok değerlidir ve neden kurtulduğuyla ilgili araştırma yapılması için uzak mesafede olan bir laboratuvara gitmesi gerekmektedir. Kendisinin yanına yetki sıralamasından dolayı başkan olan annesi tarafından Ajan 355 adında bir korumada verilerek yolculuğu başlar. Spoiler olmasın diye detay vermedim ama bu yolculukta hem Yorrick’in hem yan karakterlerin geçmişlerine hem de erkeksiz bir dünyada farklı topluşukların bu duruma verdiği tepkileri ve durumları görme şansı yakalıyor olacağız.

Artılar/Eksiler

Şimdi çizgi romanın en büyük artısı, bu geyiğe çok açık olan temayı son derece gerçekçi bir yaklaşımla anlatıyor olması. Hepimizin ilk aklına gelen erkek cenneti üzerinden değil de, yönetim anlayışından, meslek dağılımına, görüş farklılıklarına kadar her konuya “Evet, mantıklı” diyeceğiniz görüşler ortaya koymuş Vaughan. Yani erkeklerin yok oluşuna tüm kadınlar aynı tepkiyi vermez, çünkü tüm kadınlar aynı görüşe, inanışa, kültüre sahip değiller. Bütün noktalarda bu tarafsız bakışı görebiliyoruz. Ne “Erkekler yok, dünya çok kötü”, ne de “Erkekler olmayınca dünya mükemmel bir yer” demiş, “modern hayatın sorunlarını sadece kadın olan bir toplum ne şekilde çözmeye çalışırdı?” sorusuna cevap bulmaya çalışmış vs görece başarmış. Bunun yanında bu felaket sonrası dünyayı kurarken de ataerkil modern dünyaya karşı da sağlam eleştiriler yaptığını söyleyebiliriz. Bunu da gözünüze sokmadan zarif bir şekilde, olaylar üzerinden yapıyor.

Bu altmetinleri geçtiğimizde elimizde son derece keyifli bir yol hikayesi var. Ana hikaye çok başarılı bir şekilde ilerlerken, yan hikayeler ve karakterlerle desteklenip bir de mekan ve kültür farklılıklarıyla bezenince her bölümü soluksuz ve akıcı bir şekilde hiç sıkılmadan okuyabiliyorsunuz. Karakterlerimiz de bu gerçekçi tabandan nasibini alıyor. Baş karakterimiz Yorrick tamamen sıradan bir adam. Ortalama bir erkek kadar zeki, güçlü ve cesur. Yani güçlü bir kadın tarafından rahatlıkla alaşağı edebilecek, bir sorunla karşılaştığında senim benim kadar çözüm bulabilen ve kuru kahramanlığı bir yere kadar olan bir adam. Sadece mizahı biraz öne çıkıyor, o kadar.

Bu noktada roman başarılı bir şekilde tek erkek olmanın getirdiği sorumluluk, baskı, psikolojik zorunluluk gibi konuları da sıradan adam konsepti üzerinden güzel veriyor. Yorrick kadar rol alan bütün karakterde aynı başarı söz konusu. Her bir karakterim gem arka planı güzel yazılmış, hem de ana hikayeye güzel yedirilmiş. Bu arada hep ciddiyetten bahsettim ama hikaye aynı zamanda çok eğlenceli. Hem de tema bu tarza uygun diye sulu, bel altı esprilere hemen hemen hiç girmiyor. Akıl dolu ilginç komik durumlarla ya da kelime oyunları ve referanslarla mizah düzeyi yukarıda olmuş. Bu cıvıklaşmama başarılarından ötürü de takdir etmek lazım.

Çizimler yeterli diyelim. Çok muhteşem, etkileyici falan değil ama hikaye anlatma görevini güzelce yerine getiriyor. Yalnız kapaklar muhteşem. Bu noktada belki maliyet düşünülmüştür ama basım kalitesine küçük bir not düşmek istedim. Alışılagelen ciltlerden farklı olarak saman kağıda kartın kapak tercih edilmiş. Bu durum da görseli çok olmasa da, azıcık geriletmiş. Yani o aralardaki efsane kapaklar daha güzel görünebilirdi. Sorun yaratmıyor ama aldığınızda şaşırmayın diye belirtmek istedim.

Sonuç

Bu noktaya kadar geldiyseniz sonucu biliyorsunuz. Hiç düşünmeyin, bu 5 Eisner ödüllü şaheseri hemen edinin. “Önce bir iki tane alıp deneyeyim” diyebilirsiniz ama hemencecik bitip sonra ne olacak merakına düşeceğinizi bildiğim için tavsiye etmiyorum. Yine de maliyete göre bakın, on cilt çünkü, az değil. Ama bir şekilde hepsini edinmek isteyeceğinize garanti veriyorum. Başta da söyledim MCU’dan DCEU’dan çizgi romanlara başlayıp, farklı bir şeyler arayanlar için bulunmaz nimet. Halihazırda alternatif işleri takip edenler çoktan almıştır. Siz de bu vesileyle bir daha okuyun. Bir başka yazıda görüşene dek esen kalın.

Spread the love

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın