AltList – Oyunlardan Uyarlanan 16 Filmin Sıralaması

Hayatımın büyük bölümünü bilgisayar oyunu oynayarak geçirdim. Daha küçücükken Commodore 64 ile başlayan, 386’lardan, Pentium’lara ilerleyen, en son da PS4 aracılığıyla devam eden maceram eskisi kadar yoğun olmasa da sürmekte. İyi bir Gamer değilim, öyle bir iddiam yok ama oyun oynamayı seviyorum. En çok da hikayesi beni alan, bambaşka dünyalara götüren oyunları seviyorum. Hatta öyle ki, keşke ben oynamasam da sadece oynuyor gibi izlesem dediğim oyunların sayısı da kesinlikle az değildir.

İş böyle olunca hemen aklımıza sinema geliyor haliyle. Sinema için oyunlar dünyası adeta açık büfe olmalı. Senaryosu hazır, kitlesi hazır, oyunculara nasıl bir şey istediğini göstermek için bir “Let’s Play” izletmen yeterli vs. Ancak ne yazık ki, oyunun tadını az da olsa yakalayabilen, en azından azıcık hakkını verebilen bir kaç film bulmak bile zor. Yine de pek çok deneme var ve ben büyük çoğunluğunu izledim. Hatta bir ara hırs yapmış, en alakasız filmleri bile izliyordum. Merak edenler ve fikir almak isteyenler için izlediğim video oyununu baz alan filmleri şöyle bir listedim.

Bazı kurallarımız var listede tabii ki. Öncelikle oyun filmlerine küfredilmesinin sebebi olan, en sevdiğimiz karakterleri rezil rüsva eden, dolandırıcı Uwe Boll yok. Bunun dışında direk solo film gibi olmayan, oyuna ekleme gibi olan animasyonları da pas geçtim. Seri olan filmlerin ilk filmlerini baz aldım. Bir de listede olması gereken ama tarafımca izlenmemiş filmleri de haliyle yorumlayamadım. Onların aklıma gelenlerini aşağı ekliycem. Her zamanki gibi sıralamayla ilgili dertlerinizi yorumlarda paylaşabilir, unuttuğum filmleri de yorumlara yazarak beni rencide edebilirsiniz. Buyrun efendim.

İzleyemediğim için yoklar: Assasin’s Creed (2012), Tomb Raider (2018), Wing Commander (1999), Ratchet & Clank (2016)

16- Street Fighter: Legend of Chun Li (2009)

Son sıramızda bu filmin olmasının bir sebebi var. Büyük ihtimalle tartıya koysak ilk SF filminden daha iyi olduğu konusunda karara varırız. Ancak bu film son sırada çünkü film olarak daha iyi gibi görünse de uyarlama olarak çok çok daha kötü. Oyuna hiç saygısı olmaması, karakterleri de rezil rüsva etmesi sebebiyle izlemeye değmez. Hikayesinin de çok bir numarası yok. Sırf meraktan bir kez bakabilirsiniz. Kadrosunda geek tayfasının tanıdığı isimler olmasına aldanmayın.

15- Max Payne (2008)

Max Payne’in oyunu tam John Woo’nun (ama eski usül Woo’nun) çekmesi gereken bir film gibi duruyor. Ama filmin bunla uzaktan yakından ilgisi yok. Zaten başrolde Mark Whalberg’in olmasından kıllanmanız lazım. Şu hikayeyi, şu atmosferi rezil etmeleri inanılır gibi değil. Çeken adam oyunu hiç oynamamış sanıyorum. Daha da kötüsü anlamamış. Oyundaki dramanın ağır değil, keskin olduğunu, aksiyonun kuru değil, canlı olduğunu hiç anlamamış, zavallı bir film çekmişler. Kadro sizi aldatmasın. İzlediğinize değmez.

14- Double Dragon (1994)

Double Dragon’un oyunu beat’em up tarihinde önemli bir yere sahiptir. Çok hakim değilim, sadece üçüncüyü oynadım adam gibi, o da çok eskidendi ama filme aktarılmaya uygun bir hikayeye ve renkli karakterlere sahip olduğunu hatırlıyorum. Bu filmin sorunu yaptığı şeyi abartması. Yani dövüş filmi olmanın da, mizahın da, makyajın da fazla abartılı olması. Kendini ciddiye almamak o kadar da kolay değildir ve bu film bunun nasıl yapılmaması gerektiğini güzelce gösteriyor.

13- Need for Speed (2014)

Need for Speed bir araba yarışı oyunu. Zaten bunun üzerine bir film çekmeyi düşünmek çok akıl karı değil. Seri son oyunlarında azıcık konulu olayım deyince Hollywood yapıştı hemen tabi. Ne üzücüdür ki, özgün bir yol mücadelesi yaratmak yerine ucuz bir Fast and Furious çakması olmayı seçtiler. Oyunun hikayesi bir oyun için yeterli olabilir ama bir film için? Yani boş bir film olarak bile izlenir mi emin değilim. Çünkü gereksiz drama aşk falan da var, yol aksiyonunun yanında. Hem de hepsi son derece klişe. Devamı olmamasına şaşmamak lazım.

12- Street Fighter (1994)

Eski filmleri en sona atıp kolaya kaçmak istemedim, çünkü dönemin verdiği naiflikten kaynaklanan bir olumsuzluk da var. Yani SF filmi Van Damme’ım bugün kültleşmiş aksiyon filmlerinden çok bir farkı yok. Bunu dedikten sonra… Film kötü. 🙂 Baya kötü. Yani kostümlerin yavanlığı, senaryonun basitliği, oyunculukların yapmacıklığı vs. vs. İzlemeye dayanabilir misiniz bilmiyorum. Belki “o kadar kötü ki, iyi” mantığıyla izlenebilir. Bir de hiç bir karakter mi tam olmaz ya. Hani oyuna uydurmayı denemişler de gariplerim. Üzücü. Zaten SF hikayesiyle öne çıkan bir oyun değil ama karakterler üzerinden bir şeyler çıkabilir. Yine de SF:Legend of Chun Li’den iyi.

11- Super Mario Bros (1993)

Her yerde en kötü oyun filmi sayılan Mario biz de 11.sırada. İki sebebi var. Birincisi yukarıda da söylediğim eski filmlere saygı durumu. İkincisi de oyuncular. Bob Hoskins’i çok severim. John Leguizamo da sevdiğim bir isim. Yani kadro fena değil. Film? Olmamış. Yani oyunla zaten hiç alakası yok. Senaryoyu gerçek dünyaya (alternatif dünya falan işte) uyarlama çabası, bu uğurda yapılan değişiklikler falan zaten saçmalık. Mario’dan ayırsan da, yine kötü film. Son sıraya koyanlar da, kötü film diyenler de hepsi haklı. Ama torpil işte. 🙂

10- Hitman (2007)

Timothy Olyphant sempati duyduğum bir isim. Ancak kendisinin bu filmdeki görüntüsüne bir türlü alışamadım. Senaryosu gereğinden fazla yapılmış “suikatçi birini kurtarmak için iyi olur” klişesini harfi harfine izliyor, formülden azıcık bile sapmıyor. Aksiyon sahneleri de bir yenilik getirmeyince film de klişe, sıradan kalıyor. Yani hayatınız boyunca böyle bir film izlemediyseniz (ki bunu geçip Shoot’em Up’a bi bakın bence, en azından o aksiyonu abartıyor) belki hoşunuza gider. Ama daha önce aksiyon filmi izlemişler pas geçsinler.

9- Doom (2005)

İlginç bir film Doom. Doom 4’ün popülerliğinden yararlanmak için, Alien’dan çakma bir senaryoyla işe girmişler. Bütün film saçma sapan bir korku-gerilim filmi olarak ilerliyor ve bu işi iyi de yapmıyor. Sıkılıyorsunuz, bunalıyorsunuz. Sonra filmin sonlarına doğru bir FPS kısmı var, o kadar başarılı ki, bütün saçmalıklar siliniyor, gaza geliyorsunuz. Sonra film bitiyor. Bir sahne için bütün filmi izlemeye değer mi, değmez. Ama o sahne de efsane hakikaten. Bu arada bu dandik filmin kadrosunda the Rock ve Karl Urban’ın olması da ayrı bir olay.

Spread the love

1 geri izleme / bildirim

  1. FilmYorum - Warcraft: The Beginning (2016) - AltDünya

Bir yanıt bırakın