Geçen Ayın Çizgi Romanları – Kasım 2017

Injustice Tanrılar Aramızda Beşinci Yıl Cilt 2Çizgi Düşler

Az kaldı, azıcık daha sabredin. Bu başta keyifli başlayan, sonra cılkı çıkan fantazinin sona ermesine bir cilt kaldı. Sondan bir önceki cilt, yine kalite olarak diplerde. Daha önce kendi içerisinde bile pek çok kez kullandığı bir dostun ölümü üzerinden dramayı ve kafası karışık müttefikleri bir kez daha önümüze sunuyor. Artık o kadar bayık bir haldeki bir şok, bir üzülme, bir merak bile yaratamıyor. Sırf “bitse de gitsek” mantığıyla devam ediyoruz. Halbuki oyun (İlki tabi. Henüz ikincisini oynayamadım) aynı hikayeyi çok güzel bir şekilde işleyip sonlandırıyordu. Çizgi romanın yapması gereken o hikayedeki boşlukları doldurmaktı ama bunun yerine kendince bir hikaye yazmayı deneyip batırdılar. Bakalım son ciltle dört yıldır çektirdiklerini affettirebilrcekler mi?

Hawkeye Cilt 4 Marmara Çizgi

Genel olarak Marvel Now’ın işlerini beğenmediğimi söylüyorum ama bunu söylerken arada fark yaratan işleri unutuyorum. Hawkeye da kendine has farklı anlatımıyla öne çıkan işlerde. Süper güçleri olmayan Avenger’ımızın, belalı bir mahalleye taşınışı, bu taşındığı binayı almak isteyen bir sokak çetesiyle mücadeleye girişini, yani özetle dünyayı kurtarmakla çok ilgisi olmayan, kelime anlamıyla sokak seviyesinde maceralar yaşayışının hikayesi Marvel Now’ın en okunmaya değer işlerinden biri şüphesiz. Hawkeye’ı Avenger olmadığı boş zamanlarında görmek, eski eşleri, ortaklarıyla iletişine denk gelmek, yanında Thor gibi insanüstü savaşçılar olmadan nasıl mücadele edebildiğine şahit olmak ve kendisinin insani özelliklerini keşfetmek inanılmaz keyifli. İlk üç ciltten sonra dördüncüsüyle de bu çizgiyi bozmayarak seriyi tamamlıyorlar. Çizimleri hiç haz etmediğim eski usül diyebileceğimiz tarzda olsa da, hikaye ve daha da önemlisi anlatım kesinlikle muhteşem. Hele bu cilt içerisinde yer alan, normalde Hawkeye #19’a denk gelen hikayenin içine işaret dilini yedirişleri var ki, tek kelimeyle muazzam. Sırf bu sayfaları deneyimlemek için bile okunası. Kesinlikle bu ve önceki üç cilt arşivinizde yer almalı. Marmara Çizgi’ye böylesi önemli bir çizgi romanı dilimize kazandırdığı için teşekkürü borç bilirim.

Ms. Marvel Cilt 3 – Arkabahçe Yayıncılık

Hawkeye gibi Ms. Marvel da Marvel Now’ın hoşuma giden işlerinden biri. Spidey’nin büyüyüp daha büyük işlere dalışıyla beraber boşalan “Ergenlik sorunlarıyla mücadele eden genç kahraman” koltuğunu doldurmaya çalışan Ms. Marvel’in şu ana kadar son derece başarılı olsuğunu söyleyebiliriz. Ergen sorunları kadar Amerika’daki müslümanların yaşadığı kültürel farklılıklara da değinerek sorumşuluğunu bir kat daha arttıran Ms. Marvel, o konuda da fena bir iş çıkarmıyor. Elimizdeki üçüncü cilt de bu konulara ideal bir örnek oluşturuyor. Muhafazakar ailenin küçük kızı olarak hoşlandığı çocukla takılmak istemesi ve bunun getirdiği zorluklar keyifli bir şekilde yansıtılmış. Bu durumlara değinirken bir süper kahraman çizgi romanı olduğunu da unutmuyor ve bütün görevlerini layıkıyla yerine getirmeyi başarıyor Ms. Marvel. Ayın başarılı işleri arasında kendine yer bulan bu çizgi romanın önceki ciltlerini de okumayı atlamayın sakın.

Infinity Crusade Cilt-2 Gerekli Şeyler

İlk “Geçen ayın çizgi romanları” yazımda ilk cildine giydirdiğim Infinity Crusade’in ikinci cildini bu ay okuma şansı buldum. Peki bu cilt genel olarak event’le ilgili görüşlerimi değiştirdi mi? Tek kelimeyle; Hayır. Bu sefer biraz daha dikkatli ve detaycı bir şekilde okudum ve herşey o kadar matematiksel olarak yapılmış ki, gözüme inanılmaz yapmacık göründü. Bütün olaylar, hikayeler bir pazarlama mantığıyla tasarlanmış ve çizgi romanın sonuna geldiğinizde ilk ciltten son ana kadar olan bütün olayların boş olduğunu anlıyorsunuz. Atraksiyonlar var ilginizi çekmeyi, sizi etkilemeyi amaçlayan, bir yerde kahramanlar birbirine giriyor falan ama sonuca Warlock ve Thanos dışında hiç etkileri yok. Sonuç da tam bekleyeceğiniz daha önceki event gibi bu ikilinin olayı çözmüş olmalarına bağlanıyor. Böyle dini temalar, mesajlar falan yakalamışken daha altı dolu bir hikaye yazabilirlerdi. Eğer o dönemde yazıyor olsaydım, baya bir yererdim, Marvel’a da ağır giydirirdim. Bugün de sadece arşiv meraklarına ve bütçe kısıdı olmadan tüm çizgi romanları okumak isteyenlere tavsiye ediyorum.

Yenilmez Demir Adam Cilt 8Arkabahçe Yayıncılık

Arkabahçe ısrarla Demir Adam’ın solo maceralarını basmaya devam ediyor. Bilmiyorum ben de mi bir sorun var, Iron Man ve Cap’in solo maceralarından keyif almıyorum. Cap’i aşağıda tartışırız, burada Tony’nin durumuna bir bakalım. Osborn’un başa geçmesi sonrası Tony’nin yediği haltları temizleme çabasının 8.cildi de öncekiler gibi son derece sıkıcı. Önce Dr.Octopus’la zeka konusunda sidik yarıştırmasından sonra Thor’la dünyanın en anlamsız team-up’ı, sonra da Pepper Potts’un klişe dolu ilk solo hikayesi. Halbuki MCU’da da net görebildiğimiz gibi Tony’nin en önemli olayı eğlencesi. Bütün hikayelerde bu eksik. Ayrıca hepsi çok yavan, çok sıkıcı, çok klişe. Sırf devam ettiği için alıyorum ve hep ayın sona kalanları içerisinde okuyorum. (Önce en çok merak ettiklerim, sonra severek okuduklarım, en sona da o ay bir şekilde alıp hayal kırıklığı yaşadıklarım) Yani sonuçta çok tavsiye ettiğim bir seri değil, illa Tony görücem diyosanız eskiye yönelmenizi ya da event’lerle tatmin olmanızı öneririm.

Captain America’nın Ölümü Cilt 3 Marmara Çizgi

Yukarıda da söyledim, solo Cap ve Iron Man hikayelerini çok sevmiyorum. Özellikle Cap’in hikayelerinin çizim, renklendirme ve genel tonunu hiç sevmiyorum. Yine de hikayelerin belli bir albenisi olduğunu itiraf etmem gerek. Tony’nin öykülerinde sıkılıp bunalırken, Cap’in öyküleri istemesenizde sizi içine çekiyor, bir anda sayfaları bitirirken buluyorsunuz kendinizi. Sürükleyici, böyle eski usül ajan tarzı hikayeler güzel de makyajlansa, daha başarılı anlatılsa tadından yenmez. Bu arada Bucky’nin Cap olmasının da hoşuma gitmediğini ekleyeyim. Winter Soldier olarak karizmatikti ama Cap ağırlığı başka bişey. Zaten genel olarak bu sıfat taşıma mevzularının %80’ininden keyif almıyorum. Bir karakteri oluşturanın sadece kostüm ve o sıfatın taşıdıkları kadar, kostümü taşıyan adamın özellikleri de olduğunu düşünüyorum, ki bir ara bu konuyu tartışırız. Neyse sonuç olarak çok sevmesem de herkesin arşivinde yer alması gereken bir iş olduğu yadsınamaz.

Spread the love

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın